Mülteci (Sözlük Anlamı)
Gündelik hayat sözlüğü için yazdığım bir kaç kelimeden biri mülteciydi. Burada da ayrıca paylaşmak istedim.
1951 yılında Cenevre’de imzalan Mültecilerin Hukuki Durumuna Dair Sözleşme’de mülteci 1 Ocak 1951’den önce Avrupa’da meydana gelen olaylar sonucunda ve ırkı, dini, tabiiyeti, belli bir toplumsal gruba mensubiyeti veya siyasi düşünceleri yüzünden, zulme uğrayacağından haklı sebeplerle korktuğu için vatandaşı olduğu¸ ülkenin dışında bulunan ve bu ülkenin korumasından yararlanamayan, ya da söz konusu korku nedeniyle, yararlanmak istemeyen; yahut tabiiyeti yoksa ve bu tür olaylar sonucu önceden yaşadığı ikamet ülkesinin dışında bulunan, oraya dönemeyen veya söz konusu korku nedeniyle dönmek istemeyen her şahsa mülteci denir. Sığınmacı ise yukarıda belirtilen sebeplerle bir ülkeye iltica etmiş ama sebeplerinin doğruluğu henüz iltica ettiği ülke tarafından soruşturma aşamasında olan kişilere verilen ünvandır.
(Bir diğer konu da yukarıda kabul görülen 5 sebebin şu andaki ihtiyaçları karşılamaktan uzak olmasıdır. Örneğin; toplumsal cinsiyete dayalı problemler, ekolojik problemler, kıtlıklar ve ekonomik krizler tam olarak mülteci olmanın şartlarından birine girmemektedir.)
Daha sonra bu sözleşmeye ekler getirilerek 1 Ocak 1951 yılından önce bölümü tamamen kaldırılmıştır, Avrupa’da meydana gelen olaylar kısmı ise imzacı ülkelerin tercihine bırakılmıştır. Türkiye coğrafi kısıtlama denilen bu bölümü kaldırmamıştır. Bu yüzden Türkiye’de şu anda resmi olarak mülteci olan çok az kişi vardır. Türkiye’de şu an mülteci olarak adlandırılan kişiler ise 2013 yılında kabul edilen Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nda belirtilen ve 2014 yılında çıkarılan Geçici Koruma Yönetmeliği’nde belirtilen bazı unvanlara sahiptirler ama yasal olarak mülteci değildirler.
Genel olarak mültecilik ise zaman zaman çelme yemek, zaman zaman boğulmak, zaman zaman geri gönderilmek, zaman zaman havalimanında mahsur kalmak ama çokça ayrımcılık görmek, dışlanmaktır. Muteber bir vatandaşı olduğun ülkede yaşarken çoğu zaman hiç aklına gelmeyecek; bir ülkenin vatandaşı olmanın ayrıcalıklarına sahip olmayan kişilerdir. Bizim belki biraz zorlanarak ulaştığımız çoğu hizmete ulaşması önünde, görülmeyen çokça engel olan kişilerdir. Biz bir bankada istediğimiz gibi hesap açtırabiliriz, evimize rahatlıkla elektrik, su bağlatabiliriz, çocuğumuzu okula sorunsuz yazdırabiliriz, yasal çalışma hakkına ulaşabiliriz, hukuki bir mesele ile karşılaştığımızda sınır dışı edilmeyeceğimizi biliriz, hastanede bir şekilde tedaviye ve sonrasında ilaca ulaşabiliriz, gerektiğinde devlet koruması talep edebiliriz. Tamam bunların çoğunu belki biz de, rahatlıkla sağlayamayabiliriz. Bunlar ayrıca mücadele etmemiz gereken sorunlar olarak önümüzde duruyorlar. Ama bir de bu ülkenin vatandaşı olmayanlar, bunların hepsiyle daha fazla cebelleşmek zorundalar. Bir de dilini bilmediği bir yerde bunların hepsi ve şu an benim aklıma gelmeyen bir çoğu (çünkü bizim kolayca çözdüklerimizin çok farkına varamıyoruz.) büyük meseleler haline geliyor.
Son olarak bir de toplumun en dışlanan en çok ayrımcılığa uğrayan kısmı olmalarına ayrıca değinmek istiyorum. Aslında eğer mülteci isen yaşam şartlarından dolayı toplumun çoğu kesimiyle hiç bir temasının olmamasına ve kendine oluşturduğun kimi dar alanlarda genellikle en dar kesimli vatandaşlarla birlikte yaşamana rağmen her koşulda düşman ve tehlike olarak gösterilmeye, sürekli hakkında gazetelerde, televizyonlarda, radyolarda, internet sitelerinde ve sosyal medyada çıkan toplumdan tepki çekecek yanlış haber ve söylentilere, eğer mensup olduğun gruptan biri yanlış bir şey yaparsa tüm grubun ismiyle ifade edilmeye ve yaşadığın bölgedeki çoğunluğu oluşturanlardan linci yemeye hazırlıklı olman gerekir. Mülteci olmak bir anlamda da seni yeni geldiğin ülkede istemeyenlerin; başka bir ülkeye gitmek istediğin için sana kızması demektir. (Oysaki bunu yapanların çoğu bir Avrupa ülkesine işçi olarak gitme fırsatı bulsa arkasına bakmadan gidecektir.)
Mülteci olmak her zaman bavulunu hazır tutmak demektir. Ama tatil için değil. Bir durumda hızlıca kaçmak için.